Fotoğrafım
Türkiye
Bir zamanlar ful yaprakları adında bir çiçek kız vardı.Saçları tuhaftı.Bir tutamı domates kırmızısı,perçemleri havuç rengi,kalanlarsa ahududu şerbeti gibi kızıldı.Pembe gözlükleriyle dünyayı ve insanları koşulsuz sevmeye kararlıydı ama gerçekleri görmesi zaman almadı.Canını yakanlardan kurtulmayı denedi, doğrulup toparlandı,gözyaşlarını sildi ve aynaya baktı. Gülümseyerek kendine bir söz verdi.Çiçek kızın hayattaki serüveni her daim taptaze ve rengarenk olacaktı... İletişim : fulyapraklari@hotmail.com

değer verenler

18 Mart 2009 Çarşamba

"mutluluk mimi"

Uzun zamandır ertelediğim mimlerim var,
Biri sevgili Ayça'nın , diğeri de sevgili Ateşböceği'nin mimi.
Ayça'cım senin mimi'ne evimin sevdiğim köşesinin fotoğrafını eklemem gerektiği için en kısa zamana erteliyorum ve biliyorum ki sen de bana kızmıyorsun :)
Mim'in konusu "Bizi mutlu eden şeyler..."
Bu sabah uyandım ve aklıma nedense bu mimdeki sorular geldi, bir kaç tane mutluluk sebebi getirdim aklıma ve liste uzadıkça uzadı, elimde kağıt kalemim olmadığı için not edmedim ama aklımda kalanlarla başlayıp içimden geçenleri her zaman olduğu gibi paylaşacağım.

Beni ne mutlu eder?

Ben hep ufak şeylerle mutlu olurum, hayattan büyük beklentilerim yoktur.Aldığım derslerden ötürü hayata basit bakmaya çalışırım, büyük ödüller, şaşalı beklentilere yerim yoktur.
Yetinmeyi bilirim, zaman zaman pollyannacılık oynarım.
Yani ana sebeplerin dışında aslında "küçük şeyler"dir beni mutlu eden,

Mesela;

  • Sağlıklı olmak,
  • Sevdiklerimle birlikte olmak,
  • Sevmek,sevilmek ve düşünülmek,
  • Sabah uyandığımda saatin 7:30 olduğunu sanıp aslında 6:30 olduğunu fark etmek,
  • Kalabalık bir yemek masasında sohbet eşiliğinde keyifle yemek yemek,
  • Güleryüzlü insanlarla selamlaşmak,
  • Telefonumu açtığımda sevgilimden "günaydın..."mesajı almak,
  • Sahilde yürüyüş yaparken tatlı pisiciğin gelip ayaklarıma sürtünmesi,
  • Süpriz yapmak,
  • Özenle giyinip bir yerlere gitmek,
  • Lazanya yemek,
  • Yürüyüş yaparken parktaki köpüşleri sevmek,
  • Yeni bir tiyatro oyunu izlemek,
  • Sürükleyici bir kitap okumak,
  • Karıncalarımın bana sarılıp "seni seviyorum" demesi,
  • Yağmurun ardından açan güneşte kısa bir yürüyüş,
  • Sahildeki salıncaklarda sallanmak,
  • Bir dilim kestaneli çikolatalı pasta yemek,
  • Dua etmek,
  • Yazın çimenlerin üzerine yayılıp kollarımı ve bacaklarımı açarak güneşin dalgaların sesinden başka hiç bir şey düşünmemek,
  • Bir dilim ekmeğe fıstık ezmesi sürüp üstüne de reçelle tatlandırmak,
  • Canlı müzik dinlemek,
  • Yorucu bir günün ardından ayaklarımı uzatıp bir fincan sıcak çay içmek,
  • Dürüst olduğuna inandığım kişilerden iltifat almak,
  • Şükretmek,
  • Çabalarımın karşılığını aldığımı görmek,
  • Seyahat etmek,
  • Müzik dinlemek ve müziği yaşamak,
  • Bilmediğim sokaklarda kaybolurken oynayan çocuklarla karşılaşmak ve köşedeki pisileri sevmek,
  • Aç olan birilerinin karnını doyurmak,
  • Fotoğraf çekmek,
  • Doğanın içinde derin bir nefes almak,
  • İnsanlara yardım etmek,
  • Masanın başında toplanıp kutu oyunları oynamak,
  • Arabada giderken bağıra çağıra şarkı söylemek,
  • Sevdiğim dergileri okumak,
  • Karıncalarımla oyun oynamak, onlara kitap okumak, sene sonunda sahnedeki gösterilerini izleyip mutluluktan ağlamak,
  • Eski arkadaşlarla toplanıp çocukluk günlerimizden bahsetmek,
  • Aklıma gelen yada gelmeyen yüzlercesi daha var...
  • ...Ve en önemlisi "tüm bunları yaparken sevdiklerimle olmak ve mutluluğumu onlarla paylaşmak" Yoksa hiç bir anlamı yok tüm bu yaşananların.

Mutluluğu bir pastaya benzetiyorum ben dilimleri mümkün olduğunca küçük ve tadımlık olmalı ki daha fazla kişi de sizinle birlikte payını alabilsin.
Küçük şeylerle mutlu olmak iyidir ve paylaştıkça güzelleşir,
Çünkü "küçük şeyler"den mutlu olabiliyorsanız hayatın lezzetini damağınızda hissedersiniz, yoksa hep beklentilerle geçer ömrünüz, hırsınız ve gerçekleşmeyen istekleriniz sizi yer bitirir.
Öyleyse sadece "anı" yaşayın ve "küçük şeyler"e yer açın hayatınızda...
Bu mimi Beenmaya'ya, Guguk kuşu'na , Öykü'ye, Ayça'ya ve Nily'e gönderiyorum.
Yazımı okuyan okumayan herkese meşhur "günaydın"larımı sunuyorum,
Güzel, mutlu ve anların tadını çıkarabildiğiniz bir gün olsun!

10 yorum:

Seyyah dedi ki...

benden de sana kocaman GÜNAYDIN Ful:)
sabah sabah işin stresinden kaçıp yazını okumak çok iyi geldi. mimi ise geçen haftalarda yazmıştım o yüzden affımı rica ediyorum.

Ateş Böceği dedi ki...

Sabah uyandığımda saatin 7:30 olduğunu sanıp aslında 6:30 olduğunu fark etmek,kesinlikle benide bu çookk mutlu eder :) GÜNAYDIN

Ful yaprakları dedi ki...

@Nily; tabii daha önce yazdın demek hemen okuyorum:)

@Ateş böceği:evet bu sabah yaşadım ben bunu harikaydı!

beenmaya dedi ki...

teşekkür ederim canım ben bu mimi daha önce yazmıştım. yazmış gibi oldum sayende yine :))

http://beenmaya.blogspot.com/2009/03/mutluluk6tl.html

Serhat dedi ki...

Ne güzeldir küçük şeylerden mutluluk duymak.

Ayca Karaoglan dedi ki...

tatlı kuzum, istediğini artık, ben bi tane daha mimledim çünkü seni :))) kızma ne oluurr :)

mutluluğun bir pasta olduğu konusunda sana katılıyorum... hayat küçük şeylerle mutlu olunabilecek kadar tadımlık :)

L@L dedi ki...

Küçük şeylerden büyük mutluluklar çıkarabilmek ne güzel :) Harika bir mim olmuş bu!

Jojee dedi ki...

günayydıınnn geç oldu ama olsun:)
mutluluğunu bizimle paylaştığınız için teşekkürler:)

AskinAy dedi ki...

mutlulugu cok güzel anlatmissin canim en ufak bir ayrintida gizlidir bencede mutluluk,sevgiler...

GeCe dedi ki...

ertesi günden bir günaydın ama çok güzel yazmışsın okumadan gecemedim

EMEĞE SAYGI

Internet-Gazete-Dergi ve her türlü basılı yayın için geçerlidir : Yazılarımdan ismim ve adresim link gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. İzinsiz emek hırsızlığı durumunda hakkımı "hukuki çerçevede" sonuna kadar arayacağıma emin olabilirsiniz.Emeğe saygı gösterdiğiniz için teşekkürler!