Fotoğrafım
Türkiye
Bir zamanlar ful yaprakları adında bir çiçek kız vardı.Saçları tuhaftı.Bir tutamı domates kırmızısı,perçemleri havuç rengi,kalanlarsa ahududu şerbeti gibi kızıldı.Pembe gözlükleriyle dünyayı ve insanları koşulsuz sevmeye kararlıydı ama gerçekleri görmesi zaman almadı.Canını yakanlardan kurtulmayı denedi, doğrulup toparlandı,gözyaşlarını sildi ve aynaya baktı. Gülümseyerek kendine bir söz verdi.Çiçek kızın hayattaki serüveni her daim taptaze ve rengarenk olacaktı... İletişim : fulyapraklari@hotmail.com

değer verenler

17 Ağustos 2011 Çarşamba

"Şifa"


Önümüze bir engel yada bir hastalık çıktığında ilk sorumuz, yoğun bir isyan eşliğinde şu oluyor : “Neden ben?”.

Bu soruyu sormadan, durumun içinden nasıl çıkabileceğimize bakmalıyız aslında..

Pek çok engeli aşabilen, güçlü, iradeli insanlar tanıdım, kitaplarını okudum,televizyonda hikayelerini izledim.

Ben de 29 yaşımda olmama rağmen yığınla hastalıkla uğraştım bu yaşıma kadar ve hala kronikleşen bir sürü sorunla uğraşıyorum...
Ama insan ne kadar kendini şartlasa da, başına geldiğinde “neden” diye soruyor işte..

Ailemden çok yakın bir akrabam “akciğer kanseri”ne yakalandı ve bir süredir tedavi görüyor.

Beni zamanında pek üzmüş, aileme zor günlerde faydası dokunmamış,çok yakınım olduğu halde hep mesafeli durduğum biri olsa da onu kaybedebileğimi düşünme fikri bile hem beni hem de ailemi derinden sarstı..

Şüphesiz hasta olan kişi kadar, ailesi de yakınları da çok etkilendi bu durumdan, evlerin düzeni tamamen değişti, moralleri yıkılıdı, işleri düzensizleşti, şaşkınlık, gerginlik ve üzüntüyü derinden yaşıyorlar.
Şansı şu ki imkanları çok yerinde, bu nedenle hastalığın tedavisi ve ameliyatlar için yurtdışından ünlü profesörler getirildi, çok iyi imkanlarla bakıldı ve bakım-kontroller hala devam ediyor .

Bu durumu görünce Allah’ım bizi hasta etme, bizim maddi imkanımız bunu kıyısını bile karşılayamaz dedim kendime...Ama onu öyle gördükçe hastalığına,yaşadıklarına,kemoterapinin yan etkilerine, acısına içten içe çok üzüldüm, gece rüyalarıma girdi, nefes alamadım.

Çünkü bir insan bana ne kötülük yaparsa yapsın asla onun ölümünü istemem, benden-sevdiklerimden sonsuza dek uzak olsun isterim ve Allah’ından bulsun derim, o kadar...

Sözüne ettiğim bu yakın akrabamın rahatsızlık haberini aldığım ilk bir kaç hafta boyunca, ölüm gerçeğiyle yüzleşmek istemedim. Tedavi adına iyi haberler alınca sevinsem de, bir anda herşeyin tepetaklak olabileceğin bildiğim için susarak kendimi akışa bırakmaya çalışıyorum.

Hayatın ne kadar kısa, ne kadar dengesiz ve boş olduğunu gördükçe hala hak yiyen, ceplerine para dolduran, yedi sülalesine yetecek miktarı istifleyen, şuursuzca sadece kendisi için alan, yardım etmeden, paylaşmadan yaşayan, cebi doluyken sizin üç kuruşunuza ağzı sulanan,hırs küpü,amaçsız,okumayan, bilmeyen, merak etmeyen, kof insanlara hayretle bakıyorum.

Dünya dönüyor bugün ama yarının garantisi var mı ?Sorarım herkese..

O yüzden kalp kırmadan, hor görmeden yaklaşalım sorunlarımıza ve gülümseyerek karşılayalım hayatımıza giren tüm insanları, yıkıcı değil yapıcı olalım, iyi enerjimizi ve karşılık beklemeden içten sevgimizi sunalım.

Tüm hastalara şifa, güç ve moral diliyorum bolca..

İyi enerji ve kudret daima yanlarında olsun...


10 yorum:

otuzundansonra dedi ki...

Çok doğru ,insanlar hayatın aslında göründüğünden daha kısa olduğunu anlamıyorlar.Sevgiler

ayşe dedi ki...

Çok anlamlı bir yazı olmuş, teşekkürler..

öykü dedi ki...

Ful cok dogru cok anlamlı bı yazıydı
Tskler

sevgıleırmle

Evy dedi ki...

harika bir yazi, yuregine saglik
http://maffionista.blogspot.com/

Adsız dedi ki...

dünya malı dünyada kalır. Uykusuz merhaba der

Ful yaprakları dedi ki...

otuzundansonra,

evet !
kimse fark etmiyor maalesef:(

Ful yaprakları dedi ki...

ayben,

rica ederim :)

sevgiler,

Ful yaprakları dedi ki...

öykü,

teşekkür ederim,
öpücükler,

sevgiler,

Ful yaprakları dedi ki...

evy,

teşekkürler:))

sevgiler,

Ful yaprakları dedi ki...

uykusuz,

uzun zaman üzerine seni görmek pek güzel,

özletme kendini,

sevgiler

EMEĞE SAYGI

Internet-Gazete-Dergi ve her türlü basılı yayın için geçerlidir : Yazılarımdan ismim ve adresim link gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir. İzinsiz emek hırsızlığı durumunda hakkımı "hukuki çerçevede" sonuna kadar arayacağıma emin olabilirsiniz.Emeğe saygı gösterdiğiniz için teşekkürler!